Regensburg'da Gezilip Görülmesi Gereken Yerler

Taş Köprü

12. yüzyılda inşa edilen ve 800 yıllık bir maziye sahip olan tarihi köprü 20. yüzyıla kadar şehirde bu nehrin üzerindeki tek köprü olarak dimdik ayakta durmuştur. Şehirle özdeşleşen köprü, tam bir Ortaçağ şaheseridir. Tam 309 metre uzunluğa 8 metre genişliğe sahiptir. Tam 16 su geçişi bulunmaktadır. Yapımında sadece taş kullanıldığından bu ismi alan köprü, trafiğe kapalıdır.

Herzogspark

1,5 hektarlık alanıyla şehrin küçük parklarından biridir. Eski şehir olarak adlandırılan bölgenin batı kıyısında yer almaktadır. 1293 yılından kalma bir kent savunma duvarı kalıntısının parkın içerisinde bulunması burayı özel kılmaktadır. Bu park çeşitli bitkilere ev sahipliği yapmasının yanı sıra farklı dönemlere ait anıt ve sanat eserlerini de barındırmaktadır. Regensburg’u ziyaret eden turistlerin uğrak merkezi haline gelen bu çok yönlü parkı mutlaka gezip görmelisiniz.

Regensburg Tarih Müzesi

Regensburg’un köklü tarihini en iyi öğrenebileceğiniz yer burasıdır. Müze kentin tarihi geçmişine ayna tutmakla birlikte birçok Ortaçağ ve Roma dönemi antik eserlerinin sergilendiği bir kurumdur. Aynı zamanda müze binası, eski bir manastırdan dönüştürülmüştür. Romanesk bir katedral olduğundan burada Roma dönemine ait emanetler de sergilenmektedir. Küçük ama dünya standartlarında bir müze olarak bilinen kurum muhakkak ziyaret edilmelidir.

Regensburg Katedrali

1520 açılış, 105 metre, gotik, Aziz Peter’e adanmış aynı zamanda bu isimle de anılan katedral şehrin en önemli manevi yapısıdır. Aynı zamanda Regensburg Katolik başpiskoposluğunun merkezidir. 1520 yılında yapılan katedral Bavyera Gotik mimarisinin en eşsiz örneğidir. Kilise binasının yüksekliği 85 metre genişliği ise yaklaşık 35 metredir. Göz alıcı kulelerinin yüksekliği ise tam 105 metredir.

Porta Praetoria

Kuzey Alpleri’nin ayakta kalan tek Roma Kapısı’dır. Romalıların askeri kamplarda ana kapı olarak belirlediği bir yapıdır. MS 932 yılına ait olan bu yapı Romalıların bölgedeki dört kapısından ayakta kalan tek yapısıdır. Aynı zamanda Regensburg’un en eski yapısı olarak dikkat çekmektedir. Her yıl yüz binlerce yerli ve yabancı turist sadece Porta Praetoria’nın methini duyarak Roma tarihine ışık tutan bu tarihi yapıyı görmek için Regensburg’a gelmektedir.