Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri | En Güzel ve Kısa Aşk Şiirleri

Türk edebiyatının usta şairi Necip Fazıl Kısakürek’in en güzel şiirlerini keşfedin! Aşk, ayrılık, bekleyiş ve tasavvuf temalı en etkileyici Necip Fazıl Kısakürek şiirleri burada!
Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri | En Güzel ve Kısa Aşk Şiirleri

Necip Fazıl Kısakürek’in En Güzel ve Kısa Aşk Şiirleri

Necip Fazıl Kısakürek, 1904 yılında İstanbul’da doğmuş ve Türk edebiyatının önde gelen şair, yazar ve mütefekkirlerinden biri olmuştur. Eserlerinde genellikle tasavvuf, aşk, ayrılık, yalnızlık gibi konuları derin bir duyarlılık ve lirik anlatımla işlemiştir. Bu içerikte en güzel Necip Fazıl Kısakürek şiirlerini derleyerek, özellikle aşk ve ayrılık temalı dizelerini sizlerle paylaşıyoruz. Her biri yüreğe dokunan bu mısralar, edebiyatımızın en özel köşesinde yer alıyor.

Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri İlk Görsel

1. Ayrılık Vakti

Akşamı getiren sesleri dinle
Dinle de gönlümü alıver gitsin
Saçlarımdan tutup kor gözlerinle
Yaşlı gözlerime dalıver gitsin

Güneşle köye in, beni bırak da
Küçüle, küçüle kaybol ırakta
Şu yolu dönerken arkana bak da
Köşede bir lahza kalıver gitsin

Ümidim yılların seline düştü
Saçının en titrek teline düştü
Kuru yaprak gibi eline düştü
İstersen rüzgara salıver gitsin

Necip Fazıl Kısakürek Ayrılık Vakti

2. Veda

Elimde, sükutun nabzını dinle,
Dinle de gönlümü alıver gitsin!
Saçlarımdan tutup, kor gözlerinle,
Yaşlı gözlerime dalıver gitsin!

Yürü, gölgen seni uğurlamakta,
Küçülüp küçülüp kaybol ırakta,
Yolu tam dönerken arkana bak da,
Köşede bir lahza kalıver gitsin!

Ümidim yılların seline düştü,
Saçının en titrek teline düştü,
Kuru yaprak gibi eline düştü,
İstersen rüzgara salıver gitsin!

3. Beklenen

Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni
Gelme, artık neye yarar?

Necip Fazıl Kısakürek Beklenen Şiiri

4. Bekleyen

Sen, kaçan ürkek ceylânsın dağda,
Ben, peşine düşmüş bir canavarım!
İstersen dünyayı çağır imdada;
Sen varsın dünyada, bir de ben varım!

Seni korkutacak geçtiğin yollar,
Arkandan gelecek hep ayak sesim.
Sarıp vücudunu belirsiz kollar,
Enseni yakacak ateş nefesim.

Kimsesiz odanda kış geceleri,
İçin ürperdiği demler beni an!
De ki: Odur sarsan pencereleri,
De ki: Rüzgâr değil, odur haykıran!

Göğsümden havaya kattığım zehir,
Solduracak bir gül gibi ömrünü,
Kaçıp dolaşsan da sen, şehir şehir,
Bana kalacaksın yine son günü.

Ölürsün... Kapanır yollar geriye;
Ben mezarla sırdaş olur, beklerim.
Varılmaz hayale işaret diye,
Toprağında bir taş olur, beklerim...

Necip Fazıl Kısakürek Bekleyen Şiiri

5. Hatrına Düşeceğim

Kopkoyu bir sis içinde bir akşam
Hatırına düşeceğim belki
Bir an ıslayacak yağmur yüzünü
Birden o tatlı demleri hatırlayacaksın
Sonra sıcak yatağında uzun uzun
Ağlayacaksın, ağlayacak!

Boğazında bir şeyler düğümlenecek,
“Ah yanımda olsaydı” diyeceksin,
Tüm yıldızlar gülecek haline, Ay da göz kırpacak,
İliklerine işleyecek bensizlik,
Kahrolacaksın!

Bir sigara tüttüreceksin ihtimal,
Ufku seyredeceksin saatlerce,
Bir rüzgar kopçalayacak yüzünü,
Hayalim gelecek karşına,
Bir Şiirimi mırıldanacaksın,
Hıçkıracaksın!

Gönlünden atamadığın gibi, kafandan da
Silemeyeceksin beni düşlerine gireceğim her gece,
İnce bir hüzün bürüyecek yüzünü,
Ve çırılçıplak gerçekleri o zaman anlayacaksın...

Necip Fazıl Kısakürek Hatrına Düşeceğim Şiiri

6. Kurtuluş Bestesi

Aç kapıyı haber var,
Ötenin ötesinden.
Dudaklarda şarkılar,
Kurtuluş bestesinden.

Biz geldik, bilen bilsin.
Gönül gönül girilsin.
İnsanlar devşirilsin,
Sonsuzluk destesinden.

Necip Fazıl Kısakürek Kurtuluş Bestesi

7. Geceye Şiir

Kalbim bir çiçektir, gündüzler ölgün;
Gelin, gelin, onu açın geceler!
Beni yadedermiş gibi, bütün gün
Ötün kulağımda, çın çın, geceler!

Geceler, çekmeyin benim için hüzün,
Gelin siz, ruhumu tenimden süzün;
Bırakın naşımı yerde gündüzün,
Gölgemi alın da kaçın geceler!

Necip Fazıl Kısakürek Geceye Şiir

8. Yolculuk

Yolculuk, her zaman düşündüm onu;
İçimde bu azgın davet ne demek?
Oraya, nerdeyse güneşin sonu,
Uçmak, kayıp gitmek, kaçıp dönmemek.

Altımdan kaydırdı bir el minderi;
Herkes yatağında, ben ayaktayım.
Bir gece, rüyada gördüğüm yeri,
Gözlerim yumulu, aramaktayım.

Beni çağırmakta yabancı dostlar;
Bu dostlar ne güzel, dilsiz ve adsız.
Eski evde, şimdi bir başka ev var:
Avlusu karanlık, suları tadsız.

Necip Fazıl Kısakürek Yolculuk Şiiri

9. Uyan Yarim

Uyan yarim, uyan, söndü yıldızlar,
Gün, karşı tepeden doğmak üzredir.
Her sabah güneşi seyreden kızlar,
Mahmur gözlerini oğmak üzredir.

Uyan yarim, sesler geldi derinden,
Karanlık oynadı, koptu yerinden;
İlk ışık, kapının eşiklerinden,
Şimdi bir gölgeyi koğmak üzredir.

Necip Fazıl Kısakürek Uyan Yarim Şiiri

10. Kadın

Kalıp değil bir fikir;
Elmas sorguçlu fakir;
Açıkta sırrı bakir;
Kadın...

Çölde kaçan bir serap;
Yönü kementli mihrap...
Madeni som ıstırap;
Kadın...

Dipsiz hasrete tuzak;
En yakınken en uzak....
Tadı zehrinde erzak;
Kadın...

Necip Fazıl Kısakürek Kadın Şiiri

11. Dayan Kalbim

Seni dağladılar, değil mi kalbim,
Her yanın, içi su dolu kabarcık.
Bulunmaz bu halden anlar bir ilim;
Akıl yırtık çuval, sökük dağarcık.

Sensin gökten gelen oklara hedef;
Oyası ateşle işlenen gergef.
Çekme üç beş günlük dünyaya esef!
Dayan kalbim üç beş nefes kadarcık!

Necip Fazıl Kısakürek Dayan Kalbim Şiiri

12. Bu Yağmur

Bu yağmur, bu yağmur, bu kıldan ince,
Nefesten yumuşak, yağan bu yağmur.
Bu yağmur, bu yağmur, bir gün dinince,
Aynalar yüzümü tanımaz olur.

Bu yağmur, kanımı boğan bir iplik,
Tenimde acısız yatan bir bıçak.
Bu yağmur, yerde taş ve bende kemik,
Dayandıkça çisil çisil yağacak.

Necip Fazıl Kısakürek Bu Yağmur Şiiri

13. Olmaz Mı?

Yön yön sarılmışım ne yana baksam;
Sarılan olur da saran olmaz mı?
Kim bu yüzü çizen sanatkar ressam;
Geçip de aynaya, soran olmaz mı?

Bir parçacığım ben, bütüne hasret;
Zaman döne dursun, o güne hasret;
Ruhumsa zamanın üstüne hasret;
Ebediyet boyu bir an... Olmaz mı?

Necip Fazıl Kısakürek Olmaz mı Şiiri

14. Saçların

Saçların omuzlarından aksın
Mermer üzerinden geçen su gibi
İçinde ezgin bir his duyacaksın
Yaz vaktinin gündüz uykusu gibi

Saç tel tel örtüler hep tül tül düşer
Gözünün değdiği yere gül düşer
Sonunda sana da bir gönül düşer
Gönlümün şimdiki duygusu gibi

Dillerde dökülüp sayılır saçın
Sıcak nefeslerle bayılır saçın
Bir tütsüdür kalbe yayılır saçın
Kararan gözlerin buğusu gibi

Necip Fazıl Kısakürek Saçların Şiiri

15. Otel Odalarında

Bir merhamettir yanan, daracık odaların
İsli lambalarında, isli lambalarında.
Gelip geçen her yüzden gizli bir akis kalmış,
Küflü aynalarında, küflü aynalarında.

Atılan elbiseler, boğazlanmış bir adam,
Kırık masalarında, kırık masalarında.
Bir sırrı sürüklüyor terlikler tıpır tıpır,
İzbe sofalarında, izbe sofalarında.

Ağlayın, aşinasız, sessiz can verenlere,
Otel odalarında, otel odalarında.

Necip Fazıl Kısakürek Otel Odalarında Şiiri

 Yazar
YORUMLAR (12)
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.
12 Yorum