Hal Hatır Sorma Sözleri | Arayıp Sormayan İnsanlara Mesajlar

Hal Hatır Sorma Sözleri
Ufak bir hatırlatma, yara bandı kalbe yapışmıyor. Hâlini, hatırını sormaya bile çekinir insan bazen, çünkü en çok hatır soranlar kırılmış bir kalp görebiliyor.
Gün olur elinizde kırık bir kalp, buruk bir acı ve birlikte içilen bir kahvenin hatırı kalır. O kahvenin tadında saklıdır sevginin, dostluğun ve bitmeyen sohbetin izleri.
Unutma ki “bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır” sözü boşuna söylenmemiştir. Paylaşılan tek bir fincan, koskoca yüreklere sığacak kadar büyük anlamlar taşır.
Bazen öyle bir an gelir ki her şeye ‘artık yeter’ dersin. İşte o noktadan sonra ne hatır kalır ne de sabır. Çünkü kalp çok yorulunca insan insana küsmez, hatırlanmamaya içerler sadece.
Garip değil mi? Hatıralar mutluluk vericidir ama bazen hatırlamak; intihar sebebin bile olabilir. İnsanın içindeki acı, hatır soranlara bir türlü dökülemez.
Bir iyiliği yapan değil, iyiliği gören hatırlamalıdır. Unutmak için hiçbir şansımız yokken, hatırlamak için her zerremiz seferber olur.
Ana en sevgili olan kardeşim, kusurlarımı bana hediye eden kimsedir. Halimi soran dost, hatırımı gözeten sırdaş ise vazgeçilmez bir değerdir.
Sadece seni görünce hal hatır soran, hırsızlık yaparken yakalanan kişi kadar suçlu hisseder kendini. Çünkü gerçekten seven, sadece iyi günde değil kötü günde de elini uzatır.
Kahve sadece yalnızlık değildir, dostluğun temelidir. Kırk yıllık bir hatırın, hatırasıdır. Yeter ki sen dost olmayı bil, kahve denilen beş dakikada hazırlanır.
Aslında kahvenin suçu yoktu, suç o kahveyi içip hatır bilmeyendi. Bir fincan kahvenin uğruna insanların neleri feda edebileceğini görmek gerek.
Merak etme üzülmüyorum peşinden; sen bana “unuttum” derken, ben zaten kim olduğunu hatırlamaya çalışıyordum. Hal sormayana, hatır koyulmaz.
Her zaman doğruyu söyle; ne dediğini hatırlamak zorunda kalmazsın. Doğruluk, hatır sormanın da dürüstlüğün de temelidir.
Eğer birisi sana gerçekten değer veriyorsa, yaptığın her yanlışın hesabını sorar ve yine de yanında kalır. Değer vermiyorsa, hal hatır sormaz bile.
Herkes bir parçamı alıyor hatıra diye... Çöpçü çöpümü, dünya vaktimi ve ölüm beni. Bu hayatta en zoru da kalbe dokunmuşların yokluğudur.
“Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var.” diyor atalarımız. O kahvenin hatırına her gün sorsana beni, ben de seni aynı özenle hatırlayayım.
Hatırlamak için bir hafızamız varken, unutmak için elimizde hiçbir şeyin olmaması; hayatın bize attığı en büyük kazıktır. Unutmak isteriz ama hatır durdurmaz.
Bazen öyle bir an gelir ki artık sabrını yitirirsin. O noktada ne hatır kalır ne de vefa. Çünkü gönül öyle yorgun düşer ki bir tek umudu bile taşıyamaz hale gelir.
Her ay olmasa da yılda bir kez, herkeslerden uzak bir çay bahçesinde, bir bardak çay içimi zamana sığsın hal hatır sormalarımız. Özlemek, bazen kocaman bir “merhaba”ya bakar.
Eğer birisiyle aranıza mesafeler girmişse, yılda bir de olsa bir selam bir hatır sorma büyüklüğünü göster. Kalbiniz, tek bir "Nasılsın?" cümlesiyle bile aydınlanabilir.
Hatırlanmamak, yıkıcıdır. Hatırlanmak ise umutlara can suyu vermek gibidir. Bir dostu, bir sevdiğini hatırlamak; varlığını kabul etmektir.
- Gözden uzak olan, gönülden de ırak olmasın.
- "Gönül dardır, ama yeri çoktur" der Hz. Mevlana. Sor halini, sor hatırını ki dar olmasın.
- Kimi zaman bir "Nasılsın?" kelimesi bile çiçek açtırır gönüllerde.
- Yüzü sıcak, kalbi yakıcı bir samimiyet; hal hatır sormanla güzelleşir dünya.
- Kalp kırmak çok kolaydır; ama hal hatır sormak aynı kalbi onarabilir.
İçinde bulunduğumuz hayat, "Bir küçük merhabayı fazla görmeyelim birbirimize" diyenlerin hikayesi değil midir? Hatır sormak, bir incelik; incelik ise insanlığın özü...
Hal Hatırla İlgili En Özel Sözler
Keşke bir rüzgar esseydim de seni uzaktan da olsa görebilseydim. Keşke bir yağmur bulutu olsaydım üstünde gezip özlediğimde sağanak sağanak yağsaydım, keşke bir hatırım olsaydı sende "merhabalık" kadar...
Unutma, hatır belki küçük bir kelime ama koca bir dünyanın anahtarı olabilir. Bazı "Nasılsın?"lar var ki ömür kurtarır.
Merak edilmek, kalbinin hâlini sormak kadar güzeldir. Kim bilir, kaç yıkımı tek bir "Nasılsın?" kurtarmıştır.
Sor halimi, hatırımı. Belki dolup taşmış yüreğimin beklediği tek damla sensindir. Dost denilen, böylesi ufak ama büyük değeri olan inceliklerde saklıdır.
Fazla mı gurur yaptık? Belki. Ama bir "Nasılsın?" demeyi unutmamalıyız. Çünkü insaniyetin ve inceliğin kurtarıcısıdır bu kadar küçük ama yüce sorular.
- Bir hatır demek, bir gönül demektir.
- Sevgi, küçük meraklarda büyür, "Nasılsın?" diye sormakla.
- Hayat kısa, kimseye sırt çevirmeye değmez.
- Dostluk kahveyle ölçülmez, hatırla ölçülür.
- Kalpler bazen bir tek selamla iyileşir.
