Orhan Kemal Sözleri | Unutulmaz Alıntıları ve Şiirleri

Orhan Kemal Sözleri

Orhan Kemal, Türk edebiyatının en usta kalemlerinden biri olarak sayısız eserinde toplumun gerçeklerini, yoksulluğu ve emeğin değerini anlatmıştır. Babası Abdülkadir Kemali Bey, devrin önemli hukukçularından biriydi. Bu sebeple çocukluğu siyasal çalkantılar içinde geçti. 1914 yılında Adana’da doğan Orhan Kemal, genç yaşlarda işçilik yaparak geçimini sağladı. Hayata attığı ilk adımlardan itibaren kalemiyle, *emek* ve *insan* gibi kavramları hep ön planda tuttu. Onun *Bereketli Topraklar Üzerinde*, *Murtaza*, *Hanımın Çiftliği*, *Baba Evi*, *72. Koğuş*, *Cemile* gibi eserleri, **Türk edebiyatı** için değerli bir hazine niteliği taşır. İşte **Orhan Kemal sözleri** arasından derlenmiş en güzel alıntılar:

Orhan Kemal'in Toplumcu Sözleri

Bence asıl ölmek, istenilmeyen bir dünyada yaşamaktır. Her yirmi dört saatte bir yirmi dört kere ölerek.

“Biz cahil insanlarız, parti marti bilmeyiz pek. Bizimkisi ekmek partisi...”

Mebuslar ya? Seçimlerden önce akın akın gelir, halkı toplar, daha iyi geçimden, haktan, adaletten, dinden, imandan bahseder, oyların kendilerine verilmesini isterlerdi.

• Toplum sorunlarına eğilerek yazan Orhan Kemal, eserlerinde insanların geçim derdini, işsizliklerini, fabrika ve tarla emekçilerini sıklıkla konu edinmiştir.
• Bereketli Topraklar Üzerinde ve Hanımın Çiftliği gibi romanlarında, köylü-şehirli çatışmasını, işçilerin sömürülmesini ve yoksulluğu gözler önüne serer.
• Onun için insanın yoksulluğu, yöneticilerin duyarsızlığı ve sınıfsal adaletsizlik, edebi üretiminde önemli bir yer tutar.

Siyaset ve Adalet Üzerine Düşünceler

“Hem de öyle ki, mebus oldular mı dünyayı değiştireceklerdi sanki. Sanki onlar mebus oldu mu, sokaklardan yağ, bal akacak...”

İnsan dediğin insanların uğruna canını feda etmeli, edemedi mi, kalabalık etmemeli dünyamıza! (Bereketli Topraklar Üzerinde)

Orhan Kemal, birçok romanında mebuslar ve halk arasındaki uçurumu hicveder. “Ekmek Partisi” ifadesi, halkın yaşayışında siyasetin samimiyetten uzak durduğunu vurgulayan çarpıcı bir örnektir.

• Seçim dönemlerinde yapılan vaatlerin bir türlü gerçekleşmemesi, yazarın kara mizah ile eleştirdiği konulardandır.
• Onun gözünde adalet, yalnızca kâğıt üstünde var olan bir kavram değil, fiilen yaşanması gereken bir değerdir.

Emek ve Yoksulluk Teması

Bir insan ya insan olmalı, insanlar için canını vermeli, ya da kalabalık etmemeli dünyamıza!

“Haklısın insanın mal olmaması lazım ama oluyor işte. Ve sen bunu ancak şimdi, yani bıçak kemiğe dayanınca düşünebildin. İğne etine saplanınca...”

Güçlü bir hafıza, ağır bir cezadır. Ve işin kötüsü iyi anları nadiren, kötü anları sıklıkla hatırlatır.

• Orhan Kemal, emek temalı eserleriyle, işçiler ve köylülerin zorlu yaşam koşullarını gerçekçi bir bakışla yansıtır.
• Özellikle Bereketli Topraklar Üzerinde adlı romanında, tarlada çalışan amelelerin yaşadıkları sıkıntıları etkileyici bir dille anlatır.
• Onun dünyasında ekmek, yalnızca bir besin değil, emeğin ve mücadelenin sembolüdür.

Sevgi ve Aile Üzerine Sözler

Öyle bir sevgilim olsun istiyorum ki, ne demek istediğimi bakışlarımdan anlasın. Sözle değil, gözlerimizin bakışıyla anlaşalım. Sonra küçücük bir evimiz, çok değil, iki oda bir salonlu...

“Yıllar kırık plaklarda kalmış çok eski türküler gibi geldi geçti.”

...Ve ben asla unutmayacağım. O'na nasıl güldüğünü.

• Orhan Kemal, toplumsal gerçekçiliği kadar, sevgi ve aile kavramına da önem verir. Eserlerinde sevginin insanı hayata bağlayan en güçlü duygu olduğunu anlatır.
• Aile yapısının çatı işlevi gördüğü, dar gelirli ailelerin sevgiyle nasıl ayakta kalabildiği onun romanlarında sık sık işlenir.

Gelecek İyi Günlere Dair Umutları

Adam kuş olmalı diyorum, bildiğin kuş. Kanatlı. Uçmalı bir güzel. İstediği yere...

"Ne o gene vicdan mı? Boş ver. Vicdan bizim Kasımpaşa'da otururdu, geçen hafta Sarıyer'e gelin gitti."

"Gelecek iyi günler hangi günlerdi?"

• Yoksulluk ve sıkıntıları anlatırken bile, Orhan Kemal’in kaleminde umuda yönelik bir ışık vardır. Bu ışık, insanın dayanma gücünü ve geleceğe inancını besler.
• “Gelecek iyi günler” ifadesi, yazarın her daim diri tuttuğu bir umudu simgeler.

Orhan Kemal'in Seslenişi: "İnsan Olmak!"

-Öyle mi? Hiç bitmeyecek mi senin bu okuman?

-Bitmeyecek, dedi.

-Hiç mi?

-Hiç.

-Niyetin kâtip olmak mı yani?

-Hayır.

-Ya?

-İnsan olmak.

• Orhan Kemal’e göre en büyük erdem, iyi bir insan olabilmek. “İnsan olmak” kavramını öne çıkararak asıl gayenin ne meslek ne de para, aksine insani değerler ve vicdan olduğunu anlatır.
• Bu tutum, onun romana yüklediği insan-odaklı felsefenin temelini oluşturur.

Orhan Kemal Eserleri ve Temaları

"Yarım kilo kuru fasulye, iki yüz elli gram etle fokur fokur kaynamış kocaman bir kuru fasulye tenceresinin başında milyonerlerin çokluk bulamayacakları neşeli saatleri bulmak az mutluluk mu?"

• Bereketli Topraklar Üzerinde: Çukurova’ya iş bulma umuduyla gelen üç arkadaşın öyküsü. Emek sömürüsünü çarpıcı bir gerçeklikle anlatır.
• Murtaza: Düzenin çarpıklığını fark etmeyen ve disiplinli yapısıyla dikkat çeken bir bekçiyi konu alır. Sorumluluk ve adalet duygusunu sorgular.
• Baba Evi: Otobiyografik öğeler taşıyan bu roman, Orhan Kemal’in gençlik yıllarından izler barındırır.
• 72. Koğuş: Hapishanede çekilen acılar, yoksulluk ve insan ilişkileri ana temadır.