Didem Madak Şiirleri – En Güzel 15 Şiiri

Didem Madak 1970 yılında dünyaya gelmiştir. Küçük yaşlardan itibaren şiir yazmaya başlayan Madak, edebiyatımıza birçok eser kazandırmıştır.
Didem Madak Şiirleri – En Güzel 15 Şiiri

En Güzel ve Kısa Didem Madak Şiirleri

Didem Madak, annesini küçük yaşta kaybetmesinin yarattığı derin izleri dizelerinde hissettiren ve Türk şiirinin en özgün kadın şairlerinden biridir. 1970 doğumlu şair, duyarlılığı ve şiirlerindeki içsel yolculukları ile geniş okur kitlesine ulaşmıştır. Bu içerikte en güzel ve kısa Didem Madak şiirlerini, onun hüzünle harmanlanmış dizelerini bulacaksınız.

Didem Madak, 8 Nisan 1970'te İzmir'de doğdu. 23 Temmuz 2011'de kanser hastalığı nedeniyle aramızdan ayrılan şair, geride “Grapon Kağıtları”, “Ah’lar Ağacı” gibi değerli eserler bırakmıştır. Onun şiir dünyasında hüzün, anne özlemi, çocukluk ve içsel yalnızlık temalarını sıkça görürüz. Şimdi, en unutulmaz şiirlerini birlikte keşfedelim.

1. İris'in Ölümü

bugün kalbimi eski bir plak gibi
öyle çok tersine çevirdim ki
bazı şarkılar vardır
cızırtılı bir yağmur gününü anlatır
uzaklarda süren sarı yağmurluklu bir hayatı
deniz bazen kendini kaldırımlara fırlatır
o zaman bir yavru yengece bakan
insanların şarkısı olurdu o şarkının adı
keşke ismim iris olsaydı
keşke ismim herkese
sarı yağmurluğuyla koşan hayatı anlatsaydı
bazı şarkılar vardır
ellerim kocamanlaşır, tuhaflaşır...

Didem Madak İris'in Ölümü

“İris’in Ölümü”, şairin içsel bir yolculuğunun yansıması gibidir. Yalnızlık, özlem ve kayboluş temalarıyla örtülü bu şiirde Didem Madak, duygularının cızırtılı bir plak gibi tekrar tekrar çalındığını anlatır.

2. Ağlayan Kaya

Ben şiirin nefer taşı
Büyük bir Amerika keşfettim ruhunuzda
Ben başarıların Kristof Kolomb’u
Ne duruyorsunuz hadi alkışlayın!
Cennete gitmek isterdim otostopla,
Cinnete kadardı tüm yollar oysa,
Tüm hayatı okşamak isterdim kedilerin şahsında...

Didem Madak Ağlayan Kaya

“Ağlayan Kaya”, kırılganlık ve isyanın birleştiği bir şiir. Kediler, Karşıyaka vapurları, alkışlanmayı bekleyen hayaller… Hepsi aynı potada erir.

3. Samson Ve Dalila

Heceleme beni artık Allah’ım
Bırak okunaksız kalayım
Kaderimin hepsi pek iyi olmasın varsın
Bak, ömrüm eriyor işte
Çocukluk fotoğrafımdaki kardan adam gibi yanı başımda...

Samson ve Dalila Şiiri

“Samson ve Dalila” şiirinde Didem Madak, kadere meydan okurken çocukluk yaralarını gözler önüne serer. Duygu dolu dizelerinde içsel isyanın sesi yükselir.

4. Çalıkuşu’nun Z Raporu

Kedi ve kasımpatı kokuyor bütün sokaklar
Dilinin dönmediği duaları sayıklıyor
Zeyniler Köyünde Çalıkuşu şimdi artık zaman
Yağmur yağıyor durmadan...

Çalıkuşu'nun Z Raporu

“Çalıkuşu’nun Z Raporu”nda, yağmur, kasımpatı ve kediler metaforik anlatımla birleşir. Şair, masalsı dilini hüzün ve melankoliyle süslerken, sokakları kendi iç dünyasıyla harmanlar.

5. Şimdiden Bir Hatırasın

Şimdiden bir hatırasın
Bulutsa, tozsa, uçarsa
Bütün (aşklar) paranteze alınsın
Rüzgar çanısın, rüzgarın diline dolanırsın...

Şimdiden Bir Hatırasın

“Şimdiden Bir Hatırasın”, Didem Madak’ın aşk ve geleceğe dair korkularını dile getirdiği, mektup tadında bir şiir. Ayrılıkların bıraktığı izler, satır aralarında çiçek gibi açar.

6. Kalbimin En Doğusunda

Aşkın kanununu tahsil etmiştim kalbimin en doğusunda
İçimde yağmur duasına çıkmış birkaç köy
Birkaç köy sular altında...
Kalbimin doğusu,
Her resme güneş çizen bir çocuktu...

Kalbimin En Doğusunda

“Kalbimin En Doğusunda”, aşkın ve masumiyetin harmanlandığı bir Didem Madak klasiğidir. Çocukluk anılarına sık sık dokunan şiir, derin bir duyarlılık içerir.

7. Annemle İlgili Şeyler

Sevgili Anneciğim,
Binlerce kez açıldım, binlerce kez kapandım yokluğunda
Kocaman bir dağ lalesi gibi
Ve kapkara göbeğini dünyaya fırlatacakmış gibi duran.
Şimdi mucizevi bir yerdeyim
Muc’ın ucuz evinde...

Annemle İlgili Şeyler

“Annemle İlgili Şeyler” şiiri, Didem Madak’ın en vurucu şiirlerinden biridir. Anne özlemini her satırda iliklerinize kadar hisseder, kaybetmenin yarattığı travmaya şahit olursunuz.

8. Bıktığım Şeyler ve Yeşil Fanila

Gözlerin bir yeşil fanilaydı balkonda uçuşan
Sicim yağmur taklidi
Bıkmıştım zor geçen kışlarımı anlatmaktan
Bardağa birkaç çiçek ıslamaktan...

Bıktığım Şeyler ve Yeşil Fanila

“Bıktığım Şeyler ve Yeşil Fanila”da, madde ve maneviyat çarpışır. Zor geçen kışlar, içsel bunaltı ve yeşil fanila metaforuyla hüzün resmedilir.

9. Kedilerin Alışkanlıkları

Kayboluşumun beşiğini sallıyorum bu akşam
Büyüyor yavaş yavaş
Sırtında parmak izleriyle zamanın
Bir tekir kedi ile beraber
Seyrediyorum hayatı...

Kedilerin Alışkanlıkları

“Kedilerin Alışkanlıkları”, Didem Madak’ın kent ve yalnızlık temalarını irdelediği bir şiirdir. Sokakların karanlığı, kedilerin özgürlüğü ve içsel çalkantıları okuyucuyla buluşturur.

10. Pollyanna’ya Son Mektup

Pollyanna’ya Son Mektup
“Aşk mektupları elbette yakılmalı,
geçmiş en soylu yakacaktır.”
(Nabokov)
Muhabbet kuşumuz öldü
Arkasında uçuşan tüyleriyle mavi bir sonbahar bırakarak
Biliyorsun ölüm, mavi boş bir kafestir kimi zaman...

Pollyanna'ya Son Mektup

“Pollyanna’ya Son Mektup”, hayal kırıklıklarıyla yüzleşen bir ruhun vedası gibi. Didem Madak, mektup tarzı anlatımla hayal ve gerçeklik arasındaki sınırı yeniden çizer.

11. Karınca Kumu

Yine gittin o karanlık odaya
Karanlık uykularına.
Sen hep gülerdin oysa, gülüverirdin
Bir bakardım eğilmiş su içiyor
Gamzelerinden kuşlar...

Karınca Kumu

“Karınca Kumu”, kardeşlik, hatıra ve paylaşılmış acıların dile geldiği bir şiirdir. Karınca kumundan bereket uman yürek, Didem Madakın hüznünün en samimi tonunu barındırır.

12. Kurbati

Gece lambası kırmızı bir kadın yapıyor beni
Oysa limon ağaçları bahçede küçük sarı güneşler taşıyor.
Dokunsam bile onlara yanmam. Ne tuhaf!
Bir oyuncak ayım vardı, ismi Işıldak...

Kurbati

“Kurbati”, çocukluk ve masumiyetin kaybını simgelerken, aynı zamanda isyan ve özgürlük arayışını da barındırır. Kırmızı ışıklı bir oda, limon ağaçları, hüzünlü bir monolog...

13. Mahallede Bomba Patlıyor

Mahallemizde bomba patladı
Martılar çok uçtular
Mahallemizin çığırtkan gözyaşları olup havaya saçıldılar...

Mahallede Bomba Patlıyor

“Mahallede Bomba Patlıyor” şiirinde, toplumsal travma ve içsel kaos aynı potada erir. Didem Madak, mahalle aralarına yansıyan korku ve karanlık atmosferi keskin bir dille yansıtır.

14. Mr.parkinson

Hergün uzak ülke kırpıntıları dökülür
Güneşin ceplerinden.
Yoksul aile babası cebi gibi,
Biraz kasvetli ve susam kokulu...

Mr.parkinson

“Mr.parkinson”, gündelik hayat ve yoksunluk temalarının iç içe geçtiği bir şiir. Sokak, yoksulluk, zaman ve çürümüşlük imgeleriyle dolu şiir, Madak’ın şehir portresini çiziyor.

15. Yüzüm Güvercinlere Emanet

Gecenin vitrinine konulmuş
Büyük bir yakut parçasıydı sabah
Mahalle kahvelerinde
Sıcak çaydan adamların...

Yüzüm Güvercinlere Emanet

 Yazar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.