Çalışan Annelerin Hayatını Zorlaştıran Durumlar

Çalışan annelerin hafta sonlarında dinlendiğini düşünenler yanılıyor. Tüm hafta boyunca birikmiş olan işler, kişisel bakımı, arkadaşların etkinliği, kurslar ve davetler... Çalışan anneler, haftanın en azından birkaç saatini kendine ayırmalıdır. Aksi takdirde kırıcı ve çok sinirli olabilirsiniz. Bu durumdan sonra da kendinizi suçlu hissedersiniz. Ailenize bu durumunuzu açıklayın ve serbest zamanın keyfini çıkarın.

Diş çıkarma, nezle ve grip sezonları da çalışan anneleri çok zor durumda bırakan durumlardan biridir. Uykusuz gecelerden sonra, sabahın erken saatlerinde işe giderken ve üzerindeki sorumlulukları yerine getirirken çok zorlanabilirsiniz. Bu durumda tek düşünülen şey; kendi yorgunluğunuz değil, çocuğunuzun sağlığıdır. "Ateşi düştü mü?, Nasıl oldu?" gibi sorular aklınızdan çıkmayacaktır. Çocuğunuzun hastalık durumunda, yöneticiniz iyi bir insansa size izin verecektir. İzin verilmeyen durumda ise yıllık izinlerinizi kullanıp, çocuğunuzun yanında olmalısınız.

Hafta içine gelen etkinlikler, çalışan anneleri zor durumda bırakabilir. Özellikle dönemin sonlarında, anne ve çocukların etlinlikleri arasındaki trafik karışmaktadır. Gitmezseniz, tüm arkadaşlarının annesi orada olcağından dolayı, çocuğunuzun boynu büyük kalabilir ve kalbi kırılabilir. Bu durum, çalışan anneler ve çocukları için zor bir durumdur.

Çalışan anneler çocuklarını yaz döneminde, yaz okullarına vermeyi tercih ederler. Buradaki sıkıntıyı da senelerdir aşamamışlar ve hala üstlerine gitmektedirler. Yaz okulları, geç saatte başladığından, anneler tepki göstermektedir. Çocuklar, geç saatte gidiyor fakat ya anneler... Akıldaki sorular belli ve bu konu ile ilgili yönetime yapılan baskılar, her yıl tekrar etmektedir.

Bazı günler işe erken gitmeniz gerekebilir, toplantıya yetişmeniz gerekebilir. Çocuğunuzla evden çıkmanız gerekirken, tüm aksilikler sizi bulabilir. Çocuğunuzun uykusu açılmamış olabilir, pantolonunu ters giymiş olabilir, okula gitmek istemediğini haykırabilir. Sizin bu durumda yapmanız gereken tek şey, derin nefes almak ve olayları akışına bırakmaktır. Çocuğunuzu motive edecek planlardan bahsedin ve hızlı olmasını sağlayın. En önemli kural ise hazırlaması gereken şeyleri geceden hazırlamak, sabaha iş bırakmamaktır.

Erken saatlerde uyuyan ve uykusunu alan çocuklar, kesinlikle daha huzurlu olmaktadır. Sağlıklı çocuklar yetiştirmek istiyor ve kendi sağlığınızı düşünüyorsanız, çocuklarınızın uyku problemleri ile savaşmaya çalıışmalısınız. Çocuğunuz erken yatarsa, gün içerisinde kendinize 2-3 saat zaman ayırabilirsiniz ve bilimsel olarak kanıtlanan gerçeklerden biri de, çocukları erken yatan annelerin daha mutlu olduklarıdır.

Neden çalıştığınızı sorgulamak, insanları mutsuz eden maddelerin başında gelmektedir. İnsanların enerjisini, hevesini ve yaratıcılığını alıp götürür. Bunun tek kurtuluşu, kendinize vakit ayırmanız ve mümkün olduğunca kısa kaçamaklar yapmanızdır. Öğle arasında yemeklerinizi farklı yerlerde yemek size iyi gelebilir. İmkanınız varsa Boğaz manzarasında yemek yiyebilirsiniz. Sevdiğiniz arkadaşlarınızla da zaman geçirerek huzuru bulabilirsiniz.

Eve geldiniz ve tüm hafta hayal ettiğiniz zamana kavuştunuz. Çocuğunuzla beraber kaliteli zaman geçiriyorsunuz ve aniden telefonunuz çalıyor. Arayan patronunuz ve size unutmamanız gereken toplantıyı hatırlatarak sesini yükseltiyor. Bu durumda tüm planlarınız çöpe gider ve tüm enerjiniz kaçar. Patronunuza sınırlarınızı mutlaka çizmelisiniz. Aksi takdirde daralan ve bunalan daima siz olursunuz. Kendinizi ve çocuğunuzu düşünerek yapılması gerekenleri düşünmelisiniz.

İş yerinde, çocuğunuzun okulundan gelen telefonlar daha canınızı sıkabilir. Kalp atışlarınız hızlanır ve aklınızdaki sorular saniyeler geçtikçe daha da artar. Sakin olun ve derin nefes alarak telefonunuzu açın. Konu, çoğu zaman gündelik bir sorun veya ödeme ile alakalıdır.

Çalışmayan annelerin ne kadar yorulduklarını dinlemek de canınızı sıkabilir. Siz, hem işi hem evi idare ederken, karşınızda oturan kadının sadece ev işleriyle uğraşarak isyan ettiğini düşünebilirsiniz. Bunu dillendirmeyin ve her iki tarafın da zorluklarının olduğunu düşünün. Ev işinin de en nankör işlerden biri olduğunu aklınızdan çıkarmayın.