Ahmet Arif Sözleri – En Duygulu Dizeler ve Unutulmaz Alıntılar

Ahmet Arif Sözleri

Kendine özgü şiir üslubu ve dil işçiliğiyle edebiyatımıza damga vuran Ahmet Arif, Anadolu insanının acılarını, aşklarını ve umutlarını kendine has bir anlatımla satırlara taşımasıyla tanınır. Onun duygu yüklü şiirleri ve etkileyici sözleri, pek çok edebiyatseverin başucundan eksik olmaz. İşte yüreklere dokunan Ahmet Arif sözleri ve alıntıları...

• Giden gitmiş, hüznü ayaklandırmak boşuna…
• Kaç bin yıllık hasretimin koncası, gözlerinden, gözlerinden öperim, bir umudum sende, anlıyor musun?
• Sen ister dostum ol ister sevgilim. Yeter ki hayatımda ol. Sen bana geldikçe sana ihtiyacım olacak.
• Vurulsam kaybolsam derim, çırılçıplak, bir kavgada, erkekçe olsun isterim, dostluk da, düşmanlık da.
• Deli kadınlar iyidir. Çünkü ne kahkahaları tutsak ne gözyaşları sınırlı. Ne arzuları mahpus ne öfkeleri prangalıdır.
• Çiçek gibi insanların kalbini kırdınız. Bahçeleriniz bahar görmesin.
• Ölüm buyruğunu uyguladılar, mavi dağ dumanını ve uyur uyanık seher yelini kanlara buladılar.

• Öyle yıkma kendini, öyle mahzun, öyle garip. Nerede olursan ol, içerde, dışarda, derste, sırada, yürü üstüne üstüne, tükür yüzüne celladın.
• Bu zindan, bu kırgın, bu can pazarı. Macera değil. Yaşamak, sade yaşamak.
• Özledim diyebiliyorum ya, yeter bana. Evet, özledim seni.
• Sen en güzel kızısın bütün galaksilerin, bense tözüyüm artık akkor tözüyüm Prometheus’u yakan kara sevdanın.

• Ve asıl seni görmemeyi düşünmek insanı deli ediyor.
• Galiba mezarımıza sadece haysiyeti götüreceğiz…
• Sabah gözlerimi sana açarım. Akşam uykularımı senden alırım. Nereye, ne yana dönsem karşımda mutluluğun harikulade baş dönmesini bulurum.
• Yüreğimden dirhem dirhem alıyor seni felek… Acilen bir tebessümün veya bir bakışın gerek.

• Kanun! Bu da bir maskaralık, bir dümen. Kanun yalnız biz fukaralar için var. O da cezalandırırken sade!
• Gene bir cehennem var yastığımda, gel artık...
• Gel beraber alalım nefesimizi sevdiğim. Sensiz boğazımdan geçmiyor.
• İçmek! Gözlerinde içmek ay ışığını. Varmak! Gözlerinde varmak can tılsımına. Gözlerin hani?

Ahmet Arif'in En Güzel Sözleri

• Evet, ağlamaklı oluyorum, demdir bu. Hani, kurşun sıksan geçmez geceden, anlatamam, nasıl ıssız, nasıl karanlık. Ve zehir, zıkkım cigaram. Gene bir cehennem var yastığımda, gel artık.
• Vurun ulan, vurun, ben kolay ölmem. Ocakta küllenmiş közüm, karnımda sözüm var halden bilene.
• Her dilediklerini yapsınlar. Seni alamazlar benden. Tılsım bu işte. Ayakta, fırtına gibi beni tutan bu.
• Seviyorum mümkün değil; aramızda kurşun, yasak bölge var, sen genç, sevdan ölünecek kadar güzel, kanunu yapanlar ihtiyar.

• Bunlar, engerekler ve çıyanlardır, bunlar, aşımıza, ekmeğimize göz koyanlardır, tanı bunları, tanı da büyü. Sarıl bunlara sarıl da büyü.
• Bu gözler, bir kere bile faka basmadı. Çaresiz vurulacaktı, buyruk kesindi, gayrı gözlerini kör sürüngenler, yüreğini leş kuşları yesindi.
• Sen en güzel kızısın bütün galaksilerin bense tözüyüm artık akkor tözüyüm Prometheus’u yakan kara sevdanın.
• Namus işçisiyim yani yürek işçisi. Korkusuz, pazarlıksız...

• Kaderimiz bir tuhafsa, ömrümüzü dolu bir kadeh gibi sindire sindire içemediysek, günahı boynumuza değil.
• Mağlup mu desem mahcup mu ama ikisi de değil. Ben garip, sen güzel dünya, umutlu öyle bir tuhafım bu akşamüstü.
• Leylim leylim ayvalar, nar olanda sen bana yar olanda. Belalı başımıza dünyalar dar olanda.
• Üşürsen soğukları, hastaysan mikropları bana ilet...
• Sızlar bir yerlerim, adsız ve kayıp. Sızlar; usul usul, dargın…

Etkileyici ve Resimli Ahmet Arif Sözleri

• Seni anlatabilsem seni. Yokluğun, cehennemin öbür adıdır. Üşüyorum, kapama gözlerini.
• Ömrümüz çelimsiz, kısa. Çabamız korkunç ama.
• Hakikatli dostun muydu, can koyduğun ustan mıydı, bir uyumaz hasmın mıydı?
• Bir bilsen kimlere tasa, kedersin…
• Leyla! Çaresizliğimden gayri hiçbir kabahatim yok benim.
• Hep yaz diyorum ama hiç yazmıyorsun.

• Rüya! Ne güzel. Hem de kalemden akan sızı kadar gerçek.
• Bir ben kaldım, ortasında kavganın, bir de karanfil yürekli çocuklar.
• Canım benim, bilir misin? “Canım” dediğimde içimden canımın çıkıp sana doğru koştuğunu duyarım hep.
• Sevdiğim… Çaresizliğimden gayri, hiçbir kabahatim yok benim…
• Bir sevdadır böylesine yaşamak, tek başına ölüme bir soluk kala da olsa asla yalnız kalmamak.

• Dünyanın bütün şehirleri onların olsun, tek sana yakın olayım.
• Vurulmuşum, düşüm gecelerden kara, bir hayra yoranım çıkmaz.
• Sana yakın, sana lâyık ve hele hele senin olabilmeyi düşünmek, bile cesarettir. Yürek ister.
• Beni, gözlerin götürür gözlerin aşkla, acıyla. Kuşatmışlar sesimi, soluğumu kesilmiş tuz ekmek payım.
• Tamamla beni. Şiirimde olsun tamamla.
• Biz birbirimize o kadar alışmamıştık ki.
• İki müthiş hasret, iki parça can… Ve canımda o ölüm namussuzu.

• Her ne hâl ise, seni düşünmek iyi geliyor bana.
• Duymak, gözlerinde duymak üç ağaçları, susmak, gözlerinde susmak, ustura gibi… Gözlerin hani?
• Bir bilsen kimlere tasa, kedersin, anlar mısın, şaşırıp ağlar mısın?
• Başın, dişin ağrımasın, için bir garip burkulmasın da, nerede olursan ol! Yeter ki yaşa.
• Kirvem hallarımı aynı böyle yaz… Paramparça ağzımdaki…

• Ard arda kaç zemheri, kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu. Dışarda gürül gürül akan bir dünya…
• Ya sen olmasaydın! Büsbütün iğrenç bulacaktım evreni.
• Bin yıl, bahar içre ömrünü sürsün, seni doğuran ana.
• Sana doymak, korkunç ahmaklık olur.
• Seni Tanrı gibi değil, Tanrı kavramını Leyla gibi seviyorum.

• Gözlerinin pınarında bir bulut, boşandı boşanacak nerdeyse. Aklımdan geçenleri okuyorsun su gibi.
• Nasıl da almış aklımı, sürmüş, filiz vermiş içimde sevdan…
• Susmak ve beklemek, müthiş…
• Ne yalan söyleyeyim, üzgünüm, bir yanım kopmuş kanamış gibi…

Ahmet Arif Kitaplarından Alıntı Sözler

• Dayan kitap ile dayan iş ile. Tırnak ile diş ile umut ile sevda ile düş ile dayan rüsva etme beni.
• Hiçbir uğraş, hiçbir umut, seni düşünebilmek kadar yaşanmaya değer olamaz.
• Ve nelere baskın gelmezdi ki, seni düşünmenin tadı.
• Seni sevmek, felsefedir, kusursuz. İmandır, korkunç sabırlı. İp’in, kurşun’un rağmına yürür, pervasız ve güzel.

• Bir bilsen kimlere tasa, kedersin, anlar mısın? Kardeşlerim ne can çocuklar, ve bilsen nasıl vurur beni bu duvar.
• Bir daha hiçbir ana doğurmaz seni. Bir daha hiçbir cihan bulamaz seni.
• Haksızlığa, hakarete dayanamıyorum. Türk Siyasi Tarihi’nin işkence rekorunu kıracak kadar zulüm görmeme sebep budur!
• Canım benim, bilir misin? “Canım” dediğimde içimden canımın çıkıp sana doğru koştuğunu duyarım hep.

• Elbette ki önce sen! Nem var ki başka! Neyini mi merak ederim? Serçe parmağındaki tüyden, düşlerine, esnemene kadar nen varsa!
• Şaşkınım, beni böyle yarattığın için sana nasıl teşekkür edeyim bilemiyorum Leyla. Kölen olmak ne büyüklükmüş meğer!
• Öyle yıkma kendini, öyle mahzun, öyle garip. Yürü üstüne üstüne celladın.
• Leylâcığım, Gene suskunluklara karıştın! Öyledir kâfir dünya. Biraz erincimiz oldu mu unutuveririz dostu, canı, uzaktakini…

• Zaten yaptığımız ne ki? Kimsenin karnında açlığı, ayağında yalınlığı kalmasın diye ömrümüzden bir parça vermek. Hepsi bu.
• Alıp götürürler “Gitmem” diyemem. Boynumu kırar atarlar.
• Ve sen daha demincek, bıçkılanmış dal gibi ayrı düştüğüm… Ömrümün sebebi, ustam, sevgilim...
• Gitmek, gözlerinde gitmek sürgüne. Yatmak, gözlerinde yatmak zindan. Gözlerin hani?
• Vurulsam kaybolsam derim, çırılçıplak, bir kavgada, erkekçe olsun isterim, dostluk da, düşmanlık da.